Çanakkale’de yer altında bulundu! Tam 1700 yıllık, incelemeye alındı
Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı Gülpınar köyündeki Apollon Smintheus Kutsal Alanında 2024 yılı kazı çalışmalarında tapınağın kuzeybatısında kalan nekropoliste (mezarlıkta) 1700 yıllık kiremit mezar bulundu. Mezardan çıkacak olanlar Antropologlar tarafından incelenecek…
Yayınlanma:22 Ağustos 2024 - 09:56
Güncelleme:22 Ağustos 2024 - 09:56
10 views
Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı Gülpınar köyündeki Apollon Smintheus Kutsal Alanında 2024 yılı kazı çalışmalarında tapınağın kuzeybatısında kalan nekropoliste (mezarlıkta) 1700 yıllık kiremit mezar bulundu. Mezardan çıkacak olanlar Antropologlar tarafından incelenecek. Yapılan araştırma sonrası mezarın Roma ya da Bizans dönemine ait olduğu ortaya çıkacak.
Ayvacık ilçesine bağlı Gülpınar köyündeki Apollon Smintheus Kutsal Alanında 1980 yılında başlayan kazı ve restorasyon çalışmalar Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Davut Kaplan başkanlığında, farklı bilim dallarından uzman ve öğrencilerden oluşan yaklaşık 20 kişilik bir ekiple gerçekleştiriliyor. Çalışmalar Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Tarih Kurumu tarafından destekleniyor.
Bu yılki kazı çalışmaları Apollon Smintheus Kutsal Alanının kuzeybatısında yer alan Nekropoliste (mezarlık) sürdürülüyor. Bu yılki kazılar sırasında iki kiremit mezar bulundu.
iki kiremit mezarından biri kadın, birisi de çocuk mezar olarak tespit edildi. Nekropoliste devam eden kazı çalışmaları sırasında kazı ekibi duvar dibinde yaklaşık 1700 yıllık bir kiremit mezar tespit etti.
Ekip kiremit mezarda arkeolojik çalışma olarak fotoğraflama, gerekli çizimler, belgeleme yapacak.
Kazı çalışması sırasında kiremit mezardaki kiremitler aşamalı olarak düzenli bir şekilde kaldırılıyor.
Kiremitlerin de tasnifleri, çizimleri, ölçüleri sonrası mezardan çıkacak olanlar Antropologlar tarafından incelenecek. Mezarın Roma mı, Bizans dönemine mi ait olduğu ortaya çıkacak.
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ve Apollon Smintheus Tapınağı Kazı Başkanı Doç. Dr. Davut Kaplan, 2024 yılı kazı çalışmalarını bir ay önce başladıklarını ve bir ayda sürdüreceklerini belirterek, “Yaklaşık 20 kişilik bilim ekibi var. Bunlar sürekli değişim içerisinde, arazide çalışan işçi ve öğrencilerimiz var. 2 ayrı bölgede çalışıyoruz. Birincisi Nekropolis alanı dediğimiz ölülerin gömüldüğü alan.
Bir diğeri de Romalıların yaşam alanları, ancak bu yaşam alanı bir kent değil daha çok kutsal alan. Kutsal alanda çalışanların, hizmet verenlerin veya burada yaşamayı heves eden insanların yaşam alanları çok daha güzel.
Amacımız kutsal alanı diğer şehirlerden ayırmak ve insanların din anlamında yada dini nasıl ettiklerini, nasıl faydalandıklarını, hem yaşam alanlarını hem de ölülerine bakarak biraz daha açıklamak istiyoruz. O yüzden yoğunluğumuz Nekropol ve yaşam alanı arasındaki bir noktada devam ediyor” dedi.
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Doktora öğrencisi ve Kazı Başkan Yardımcısı Tuğçe Kocael, şu anda Smintheion/Gülpınar kazısında bulunduklarını belirterek, “Geçen yıl Nekropol alanında çalışmalarımız başlamıştı. Jeofizik taramaları sonrası elde ettiğimiz veriler doğrultusunda çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Açtığımız açmalarda, bulduğumuz buluntular gerekli tasnif, belgeleme ve çizim çalışmalarından geçtikten sonra malzeme deposuna kaldırılıp, yıl boyu içerisinde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Şuanda bulunduğumuz Nekropol alanında duvar diplerini kazıyoruz. Bu çalışmalar sırasında duvar dibinde bir kiremit mezar bulduk. Genel olarak bu Nekropol alanındaki malzemelere baktığımızda M.S. 1 ila en geç 5’inci yüzyıla kadar malzemeler göstermekte.
Çıkan malzemelere baktığımızda daha çok profil veren, seramik parçalarına rastlamaktayız. Mezarlar açısından değerlendirdiğimiz takdir de ise basit gömü şeklinde kiremit mezarlara rastlıyoruz. Bulduğumuz bu mezarlarda bir ölü hediyesine rastlayamadık. Üzerinde bir kiremit mezar var ancak yığılmış olan topraktan, baskısından kiremit parça parça şeklinde aşamalı olarak çıkarıyoruz.
2023 yılında bu alanda bulunan kiremit mezarlar açısından da bir değerlendirecek olursak, yoğun tahrip sonucu iskeletlere rastlamıştık. Bunun içerisinde çocuk, anne ve baba şeklinde bir aile olduğunu düşündüğümüz bir grubumuz vardı. Bu sene bulduğumuz iki kiremit mezarından biri kadın, birisi de çocuk mezar, kiremit mezar tespit etmiş olduk. Şu anda çıkan mezarın ne olduğunu bilmiyoruz. Gerekli tasniflerimiz var. Öncelikle düzenli olarak etrafın açılması, fotoğraflama, gerekli çizimler, belgeleme daha sonra kiremitlerin aşamalı olarak düzenli bir şekilde kaldırılması, onların gerekli bir şekilde tasnifleri, çizimleri, ölçüleriyle aşama aşama gideceğiz. Çok uzun süren bir çalışma diyebiliriz” diye konuştu.